Arang and The Magistrate

Ölüm meleklerinin ve hayaletlerin kol gezdiği Arang and the magistrate isimli bu diyara hoş geldiniz.

Sahte bir sulh hakimi, sevimli ama yaramaz bir hayalet, acemi ve korkak bir şaman bir araya gelirse…

Lee Joon Gi – Eun Oh

Scholar who walks the night dizisinde bir vampiri canlandıran başarılı oyuncu Lee Joon Gi bu dizide, soylu ve üst mevkide olan bir adamın oğlunu canlandırmaktadır ve son derece inatçı bir yapısı vardır. Kendisi, hayaletleri görebilme gibi bir yeteneğe sahiptir. 10 Yıldır kayıp olan annesini aramaktadır ve bunun için aynı zamanda hizmetkarı olan şapşal bir arkadaşı ile annesini son kez gördüğü Miryang’a doğru yola çıkarlar. Lakin bir ormanın içinden geçmek zorundadırlar ve gidecekleri yere ulaşmak için geçtikleri bu ormanda gerçekten tuhaf şeyler olmaktadır. O tuhaf şeylerden biri de ölüm meleği Moo-Young tarafından kovalanırken önlerinden geçen Arang isimli hayalettir.

Shin Min-A – Arang

Dizide, ele avuca sığmayan, sevimli bir hayaleti canlandırmaktadır. Kim olduğunu ve neden hayalete dönüştüğünü merak etmektedir. Lakin, merakını giderecek cevabı hiç bulamamıştır. Çünkü bir şaman da dahil olmak üzere kasabadaki herkes kendisinden korkmaktadır ve gelen sulh hakimleri ya kaçmakta ya da korkudan ölmektedir. Ormanda ölüm meleği tarafından kovalanırken bir kulübeye sığındığında burada Eun-Oh ile karşılaşır.

Yeon Woo Jin – Joo Wal

Dizide asil bir adam olan lord Choi’nin oğlu aynı zamanda Arang’ın da hayalete dönüşmeden önceki nişanlısıdır. Dışarıdan bakıldığında yumuşak ve iyi biri gibi gözükse de aslında en az babası kadar kötülüklerle doludur ve kötü bir büyücü olan Hong-Ryun’a hizmet etmektedir.

Hwang Bo-Ra – Bang Wool

Şapşal ve acemi bir şaman olan Bang Wool’ün amacı, büyük annesinden ona miras kalan şamanlık mesleğini yapabilmektir ve en büyük isteği de hayaletleri görebilmektir. Fakat onu görmeye gelen ve yardım etmesini isteyen bir tek yaramaz Arang vardır ve şamanımız sürekli ondan korkmaktadır.

Kwon Oh-Jung – Dol- Soe

Eun Oh’un sadık hizmetkârı ve en yakın arkadaşıdır ve peşinden hiç ayrılmamaktadır. Acemi şaman Bang Wool ile birlikte dizinin en sevimli ve şapşal karakterlerinden birisidir. Aynı zamnda Bang Wool’e de görür görmez aşık olmuştur.

Dizinin Konusu

10 yıldır kayıp olan annesini arayan Eun Oh, kendisine ne olduğunu, kim olduğunu merak eden yaramaz bir hayalet olan Arang ile kulübede karşılaştıktan sonra Arang, Eun-Oh’un peşini bir türlü bırakmaz. Onu kaçırıp kendisine yardım etmesi için sahte sulh hakimi olmasını sağlasa da korkutmaya çalışsa da bu bir işe yaramaz. Dediğim dedik biri olan Eun Oh, Arang’a yardım etmeye yanaşmak şöyle dursun onu kendisinden uzak tutmak için ona şeftali çiçeğinin tohumlarından fırlatır. Çünkü hayaletler bu tohumlardan korkmaktadır. Arang tam ümidini kesmiş bir şekilde Eun Oh’un yanından uzaklaşırken, Eun-Oh’un gözüne çalınan bir şey fikrini değiştirmeye yetecektir. Amaçlarına ulaşabilmek için iş birliği yapan bu iki inatçı birbirlerine ne kadar dayanabilecekler peki?

Dizi ile ilgili Düşüncelerim

Başından beri çok keyif alarak izlediğim bir dizi oldu Arang and The Magistrate. Dizinin heyecanı ve tatlılığı hiç kaybolmadı. Sadece tek eksik bulduğum nokta Eun-Oh ile Arang’ın aralarında başlayan sevginin geri planda kalmasıydı. Keşke onları biraz daha yakın görebilseydik. Onun haricinde dediğim gibi dizide başka bir sorun yoktu. Arang’ı calandıran Shin Min-A’ın oyunculuğuna bayıldım. Dizide o kadar sevimli ve o kadar inatçı bir hayaletti ki, onun sahnelerini izlemek büyük bir keyifti. Özellikle şamanla ve Eun Oh uğraşmak onun bir hobisiydi sanki. 🙂

Lee Joon-Gi’yi söylememe gerek yok zaten. Girdiği her diziyi taçlandıran, oynadığı her rolü layıkıyla yapan ve her karakterde kendisini büyük bir hayranlıkla izlettiren şahane bir oyuncu. Eun-Oh karakteri ona çok yakışmıştı. Dövüş sahnelerinde; karşısındakilere savurduğu elindeki yelpaze ile, uçan tekmeleri ile seyir zevkini üst sıralara taşıdı. Dizinin başlarında Arang ile uğraşırkenki sevimli halleri ise gerçekten çok sevimliydi.

Tabi dizide sevimli olan bir tek Arang ve Eun-Oh değildi. Acemi şamanımız Bang Wool ve sadık ama bir o kadar şapşal hizmetkarımız Dol Soe şirin hareketleri ile şapşallığı ile çok minnoş iki karakter oldular. Dizinin ortalarına doğru birbirlerine olan aşklarını itiraf etme şekilleri de kendileri kadar tatlıydı. Onların aşklarını izlemek, gerçekten çok ama çok güzeldi. Diziye çok sevimli bir hava kattılar. Kısacası; dizi hem heyecanlanmak isteyen hem de tatlı sahneler görmek isteyen izleyiciler için biçilmiş kaftan. Bu diziyi izlerken gerçekten büyük bir keyif alacağınızı düşünüyorum. O zaman yazımı okuyup da diziye başlamak isteyenlere şimdiden iyi seyirler dilerim.